© Isparta Gündem 32

ÇAMURA HAYAT VERİYORLAR

ÇAMURA HAYAT VERİYORLAR

Tuğba ve eşi Hakan Farsak’ın 2015 yılında kurduğu ve düzenlediği seramik kursuna katılanlar, içlerindeki potansiyeli dışarı çıkararak, birbirinden değerli çalışmalar imza atıyor.

2015 yılında KOSGEB desteği ile işyerini açan ve bugüne kadar birbirinden farklı başarılara imza atan Tuğba ve Hakan Farsak, düzenledikleri kurslarla Ispartalılara çini ve seramiği sevdirmeyi başardılar. Kursta, seramik çamuru yapma, çamura şekil verme, fırınlama, sırlama ve boyama, desen çizimi aşamaları en ince ayrıntısına kadar anlatılıyor. Seramik yapmanın inceliklerini öğrenen kursiyerler, çamura şekil vererek istedikleri ürünü tasarlıyor. Tasarlama aşamasında ortaya çıkardıkları eseri fırınlayarak sertleşmesini sağlayan kursiyerler, fırınlamadan sonra ürüne son dokunuşları yaparak sırlama aşamasına geçiyor. Sırlama işleminden sonra ise boyama ve desen çizimi işlemleri yapılarak ürüne son hali veriliyor.

KOSGEB DESTEĞİ İLE İŞYERİMİZİ AÇTIK

Ben Tuğba Farsak eşim Hakan Farsak ile birlikte San atölyesini açtık. Bu seramik işine eşimin açtığı kurslara giderek başladım. Daha doğrusu onun yarışmaya hazırlandığı işlere yardımcı olarak seramik ve çiniyi öyle sevdim. Daha sonrasında bununla ilgili halk eğitimdeki kurslara gittim. Sonra eşim ısrar etti. Biz bu alanda Isparta’ya atölye açalım dedi. Çünkü böyle bir yer yok. Gidebilecek hobi amaçlı bir yer de yoktu. Böylelikle karar verdik ve 2015 yılında KOSGEB desteği ile işyerimizi açtık. Kadın girişimci olarak desteğimi aldım.

ÇİNİ ALANINDA DERECELERİMİZ VAR

İlk başladığımızda çini ile başladık. Sonra ilerledikçe yarışmalara katılmaya devam ettik. Bu alanla ilgili benim 2017’de çini alanında Eskişehir Anadolu Üniversitesinde birincilik ödülüm var. Eşim de yine çini alanında 2013 yılında İstanbul’da geleceğin ustası seçildi. Konya Büyükşehir Belediyesinin düzenlemiş olduğu sergileme ödüllerimiz var. Eşim Hakan’ın İSMEK’in açtığı yarışmada üçüncülüğü var. Vakit buldukça yarışmalara katılıyoruz, ödül almaya çalışıyoruz. 2015 yılında açıldık. 2 yıl kadar çini alnında ilerledik, aylık kurslarımız oluyordu. Yavaş yavaş Isparta’ya sevdirmeye başladık. Kendi yaptığımız çalışmaları fuarlarda ya da stantlarda satışını yapıyorduk ve kendimizi bu şekilde doyurduk. Seramik, çini ve resim üzerine Workshoplara çok talep var. Vakit buldukça onları yapıyoruz.

HAYVANLARA ÖZEL TASARIMLAR DA YAPIYORUZ

Buraya insanlar geliyor 2 saat hem vakit geçiriyorlar hem de öğrenmiş oluyorlar. Burada hem zaman geçirip hem de aylık kurslarımıza gelip bunu işe döken çok fazla insan var. Hatta çalışmalarını satışa sunan öğrencilerimiz de var. Biz yurt dışına özel kedilere mama ve su kapları gönderiyoruz. Çünkü bu hayvanlar yarışmaya katılan ve ödül alan özel hayvanlar. Özel tasarım da yapıyoruz isteğe göre. Kedisinin resmini çizdirenler oluyor. Yaptığımız ürünleri kişiselleştiriyoruz. Birçok ülkeye gönderdik. Göndermediğimiz ülke kalmamıştır, yurt dışında da tanınıyoruz. Fabrikaya işler yapıyoruz. Mesela Datça’ya sürekli tabak üretimi yapıyoruz, zeytin desenli tabaklar kaseler yapıyoruz.

YAŞ SINIRLAMAMIZ YOK

Kursumuzda yaş sınırlaması yok 2 yaşında da öğrencimiz var 86 yaşında da oldu isteyen herkese öğretebiliyoruz.

ÇAMURLA UĞRAŞIRKEN BÜTÜN SIKINTILARIMI UNUTUYORUM

Sanatın her alanı çok güzel ama çamur bence apayrı bir şey ve bunu gelen birçok katılımcıdan duyuyoruz. Bunu yaparken hiçbir şey düşünmüyorum. Aklıma hiçbir şey gelmiyor. Bütün sıkıntılarımı unutuyorum diye birçok kişiden duyuyoruz. Çamura dokunmak çok farklı bir şey derler ya çamur negatif enerjiyi alır gerçekten de öyle.

BU SANATI ÖĞRENMEK İSTEYEN HERKESE KAPIMIZ AÇIK

Öğrencilerimizden öyle fikirler çıkıyor ki biz bile etkileniyoruz. 4 yaşındaki bir öğrencinin yaptığı fincan bizi çok şaşırtmıştı, inanılmaz hayal güçleri var. Genelde ailesi ile birlikte gelip hem vakit geçiriyorlar hem de sanat öğreniyorlar. Yaptıkları fincanlardan ya da tabaklardan bir şeyler yiyip içmeleri onlar için harika bir şey. Bu sanatı öğrenmek isteyen herkese kapımız açık.

AMERİKA’YA MAMA KAPLARI GÖNDERİYORUZ

Biz özel kedilere su ve mama kapları yapıyoruz. Onlar için ihtiyaç bir şey. Çünkü su kaplarının kedinin tüylerine zarar vermemesini sağlıyor, kuru kalmasını sağlıyor. Mesela mama kapları yaparken kedinin mamayı dışarıya dökmesini engellemek için yapıyoruz. Biz Amerika’daki en iyi kedi yetiştiricisine ücretsiz gönderiyoruz kapları. Onlar da çevrelerine tavsiye ediyor. Örneğin; kedisini başkasına vermek isteyen birisi diyor ki, Türkiye’deki bu mama ve su kabını almazsanız ben kedimi size vermem diyor. Çünkü bizim su ve mama kabımızı kullanmazsa tüylerinin ıslak kalıp yıpranmasını sağlıyor ve ödül alamaz, çünkü kedilerde ilk kafasına ağız çevresine mantar var mı yok mu ona bakıyorlar ve tüylerinin canlılığı önemli. Bizim kaplardan içtiklerinde tüylerine hiçbir zarar vermiyor. Ben de kedi yetiştirdim oradan biliyorum. Kedilerin sorunlarını en önemlisi mantar ve tüylerinin yıpranması bu kapları kullanan kediler bu sorunlarla karşılaşmıyor.

ISPARTA’DA DA SANAT SOKAĞI OLMASINI İSTİYORUZ

Isparta’da bir sanat sokağı yok. Mesela Antalya’da Kaleiçi var gidiyorsunuz, çok güzel mağazalar var. Kapının önünde insanlar incik boncuk yapıyor, içerde bir şeyler tasarlıyor, bunun eğitimini veriyor. Gidiyorsunuz oradan bir alışveriş yapıyorsunuz, çıkıyorsunuz ama Isparta’da böyle bir alan yok sadece gül ürünleri var. İnsanlar ürettiklerini sanal mağazalarda satmaya çalışıyor. Neden sanat ile uğraşanlara önayak olup bir alanda satış yapmalarını sağlamıyorlar. Örneğin Bodrum’da belediye destek oluyor insanlara. Arabalarda akşamları gidip satış yapıyorlar Isparta’da talep var ama destek yok.

 

 

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER